Yağma (Gasp) suçu ve davaları / İzmir Avukat

Yağma suçu ve davaları

Bugün sizlere TCK m. 148 ve devamı maddelerinde düzenlenen yağma suçu ve davaları ile bu tip davalara bakan İzmir avukatları hakkında bilgi vermek istiyorum. Öncelikle halk dilinde sıkça kullanılan gasp suçunun kanundaki karşılığının yağma olduğunu belirterek maddeye göz atalım.

yağma suçu kendi içinde iki tür suç barındıran bileşik suçlardan biridir. Bileşik suç, bir başka anlatımla; kendi içinde ayrı ayrı suç oluşturan iki farklı eylemin birlikte gerçekleşmesi halinde üçüncü ve yeni bir suç oluşacak ve sanığa sadece bu üçüncü ve yeni suçtan ceza verilecektir. Bu bilgiler ışığında ve halk dilinde sıkça kullanılan gasp suçunun kanundaki karşılığının yağma olduğunu belirterek maddeye göz atalım.

TCK m. 148/1: Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden ya da malvarlığı itibarıyla büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malı teslime veya malın alınmasına karşı koymamaya mecbur kılan kişi, altı yıldan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

Madde metninden de anlaşılacağı yağma suçunun oluşabilmesi için mağdura karşı cebir (fiziksel şiddet) ya da tehdit kullanılmalı ve bu suretle mağdurun mal varlığından bir bölümünün kendisine verilmeye zorlanması gerekmektedir.

Dikkat edileceği üzere, yağma suçunun oluşabilmesi için herhangi bir cebir yeterliyken, herhangi bir tehdit yeterli olmayıp; bu tehdidin mağdurun kendisinin veya yakının hayatına, vücut ya da cinsel dokunulmazlığına karşı olması gerekmektedir.

Örnek vermek gerekirse; mağdurun döverek elinden cep telefonunun alınması eyleminde ya da mağduru bıçak ile korkutarak parasını alma eyleminde yağma suçu oluşacaktır. Bu örnekler sayısız miktarda artırılabilir.

ZORLA ÇEK VE SENET İMZALATARAK YAĞMA SUÇU

TCK m. 148/2: (2) Cebir veya tehdit kullanılarak mağdurun, kendisini veya başkasını borç altına sokabilecek bir senedi veya var olan bir senedin hükümsüz kaldığını açıklayan bir vesikayı vermeye, böyle bir senedin alınmasına karşı koymamaya, ilerde böyle bir senet haline getirilebilecek bir kağıdı imzalamaya veya var olan bir senedi imha etmeye veya imhasına karşı koymamaya mecbur edilmesi halinde de aynı ceza verilir.

TCK m. 148/2 uyarınca, mağdura cebir ya da tehdit kullanarak senet imzalatılması ya da var olan bir senedin hükümsüz hale getirilmesi halinde de yağma suçu oluşacak ve faile aynı seviyede ceza verilecektir. Maddede belirtilen senetten kasıt sadece Türk Ticaret Kanununda yer alan kambiyo vasıflı bono değil; belirli bir borç ödemeyi taahhüt eden her türlü adi senedi de ifade etmektedir. Ek olarak, suçun oluşabilmesi için 1. fıkrada yer alanın aksine bu maddede sadece bazı tehdit türleri değil tüm tehdit türleri geçerli olacaktır.

TCK m. 148/3: Mağdurun, herhangi bir vasıta ile kendisini bilmeyecek ve savunamayacak hale getirilmesi de, yağma suçunda cebir sayılır.

Örneğin mağdurun ilaç ya da uyuşturucu verilmek suretiyle uyutulması ve malının alınması durumlarında da yağma suçu oluşacaktır.

SUÇUN NİTELİKLİ HALLERİ

TCK m. 149 : (1) Yağma suçunun;

a) Silahla,

b) Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle,

c) Birden fazla kişi tarafından birlikte,

d) Yol kesmek suretiyle ya da konutta, işyerinde veya bunların eklentilerinde,

e) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,

f) Var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanılarak,

g) Suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla,

h) Gece vaktinde,

İşlenmesi halinde, fail hakkında on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Yağma suçunun işlenmesi sırasında kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin gerçekleşmesi durumunda, ayrıca kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Yağma suçunun maddede belirtildiği üzere silahla (terlik bile bir silahtır.), kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle (maske takmak suretiyle), yol kesmek suretiyle ya da konutta  ya da iş yerinde veya bunların eklentilerinde (yine halk deyimiyle, haneye tecavüz edilmesi halinde), beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda buluna kişiye karşı (çok yaşlılara, özürlülere ya da akıl hastalığı olanlara karşı), var olan veya var sayılan suç örgütlerinin oluşturduğu korkutucu güçten yararlanılarak (kişinin örgütün üyesi olması gerekmez, kendisini örgütün parçası olarak tanıtması yeterlidir), suç örgütüne yarar sağlamak maksadıyla (örneğin örgüt elemanlarına mali destek amacıyla) ve gece vaktinde (gece vakti için TCK 1. bölüme bakınız) işlenmesi halinde yağma suçunun nitelikli hali oluşacaktır.

Ek olarak, yağma suçunun cebir yoluyla işlenmesi ve işbu cebir neticesinde mağdurda kasten yaralama suçunun neticesi sebebiyle ağırlaşmış hallerinin ortaya çıkması halinde sanığa hem yağma suçundan hem de kasten yaralama suçundan ceza verilecektir.

DAHA AZ CEZAYI GEREKTİREN HAL

TCK m. 150: (1) Kişinin bir hukuki ilişkiye dayanan alacağını tahsil amacıyla tehdit veya cebir kullanması halinde, ancak tehdit veya kasten yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

(2) Yağma suçunun konusunu oluşturan malın değerinin azlığı nedeniyle, verilecek ceza üçte birden yarıya kadar

Yağma suçu hukuken kabul edilebilir bir alacağın tahsili amacıyla işlenmişse faile yağmadan değil; suçun işleniş şekline göre tehdit ya da kasten yaralama suçundan ceza verilecektir.

Ayrıca yağma suçunun konusu olan mal varlığı değerinin çok az olması halinde (yiyecek ve içecekler) tayin edilecek cezada 1/3’ten 1/2’ye kadar indirim yapılacaktır.

YAĞMA SUÇUNUN DAVASI HANGİ MAHKEMEDE GÖRÜLÜR?

En çok sorulan sorulardan biri de yağma davalarındaki görevli mahkemedir. Yağma davaları ağır ceza mahkemelerinde görülür. Örneğin İzmir yargı çevresinde işlenen bir yağma suçunun davasına İzmir Ağır Cza Mahkemeleri bakacaktır.

YAĞMA SUÇUNUN CEZASI NE KADAR?

Yukarıda ayrı ayrı ele aldığımız üzere, yağma suçunun TCK m. 148 uyarınca basit halinin işlenmesi halinde sanığa 6 yıldan 10 yıla kadar, TCK m. 149 uyarınca nitelikli halinin işlenmesi halinde 10 yıldan 15 yıla kadar ceza verilecektir. Malın değerinin düşük olması halinde ise TCK m. 150 uyarınca verilecek cezada 1/2’den 1/3’e kadar indirim yapılacaktır.

İZMİR’DE YAĞMA DAVALARINA BAKAN AVUKAT VAR MIDIR?

Yağma suçu bileşik suç olması itibariyle teknik bilgi ve tecrübe gerektirse de genel olarak ceza davalarında uzman her avukatın bakabileceği davalardandır. İzmir’de yağma davalarına bakan uzman ve tecrübeli avukatlar bulunmaktadır. Avukat seçiminde dikkat etmeniz gereken avukatın kimliğinden ziyade bilgisi ve dosyaya ilgisi olmalıdır. Zira Ağır Ceza Mahkemelerinde görülen bu tip davalarda sanıkların çoğu zaman tutuklu olmakta, dolayısıyla duruşmaları daha sık aralıklarla ve yoğunlukta olmaktadır. Tüm tutuklu dosyalar gibi bu dosyalarda da avukatların tek önceliği tahliye olmamalı, dosyanın bütünlüğü dikkate alınmalıdır.

Av. Ramazan Sertan SAFSÖZ

Yorumlar

  1. Avukat 9.06.2023

    Cebinden para aldığınızı ispat külfeti karşı tarafa aittir. Suçu işlemediğinizden eminseniz dahi iddiayı ve davayı ciddiye almanızı öneririz.

    Cevap Yaz


  2. yardımmmm 8.06.2023

    Kavga sırasında bana saldıran adam karakol ifadesinde cwbindeki parayı aldığımı söylemiş yağmadan dava açıldı hakkımda ne yapmalıyım ramazan bey lütfen yardımcı olun

    Cevap Yaz


  3. Dikkat 10.07.2022

    Sikintili davalar ciddiyetle takip gerekiyor yoksa cezasi cok yuksek

    Cevap Yaz


Bir Yorum Yazın