Mansuroğlu Mah. 288/6 Sk. No: 12/2, Bayraklı / İzmir

İnsan Ticareti Suçu – TCK m. 80 / İzmir Avukat

08.06.2025
13
İnsan Ticareti Suçu – TCK m. 80 / İzmir Avukat

İnsan ticareti suçu, bireylerin özgürlüklerini, iradelerini veya bedensel bütünlüklerini hiçe sayarak gerçekleştirilen sömürüye dayalı eylemleri ifade eder. Bu suç türü hem ulusal hukuk sistemlerinde hem de uluslararası platformlarda ciddi yaptırımlarla karşılık bulur. Türk Ceza Kanunu’nun 80. maddesi bu suçu ayrıntılı şekilde düzenlemiştir. Ceza avukatları, bu düzenlemenin hem uygulamasında hem de yorumunda özel dikkat göstermelidir.

İnsanlığa karşı suçlar kategorisinde yer alan bir başka yazımıza da göz atabilirsiniz: Göçmen Kaçakçılığı Suçu

İnsan Ticareti Suçu ve TCK m. 80

Türk Ceza Kanunu’nun 80. maddesine göre, kişilerin tehdit, baskı, zorla, cebir, hile, güç kullanma veya kişinin çaresizliğinden yararlanarak bir yerden bir yere sevk edilmesi, temin edilmesi ya da barındırılması durumunda insan ticareti suçu oluşur. Suçun mağduru çoğunlukla kırılgan gruplardan seçilir. Failin kastı, mağdurun emeğini veya bedenini sömürmek yönündedir.

Yasa koyucu, rızanın geçerliliğini ortadan kaldıran koşullara açıkça yer vermiştir. Bu nedenle mağdurun “rıza gösterdim” beyanı, failin sorumluluğunu ortadan kaldırmaz. Hileli yolla alınan rıza, hukuken geçersiz sayılır.

İnsan Ticareti Suçu ile İnsan Kaçakçılığı Arasındaki Farklar

İnsan kaçakçılığı TCK m. 79’da düzenlenmiştir ve genellikle bireylerin sınır dışına çıkarılmasına odaklanır. Ancak insan ticareti suçu ise kişilerin sömürülmesini hedef alır. Bu nedenle her iki suçun hem kapsamı hem de mağdur tanımı birbirinden farklıdır.

Kaçakçılıkta mağdur, genellikle bilinçli biçimde bir hizmet satın alır. Buna karşın, insan ticaretinde mağdur, çoğunlukla zorla çalıştırılır veya cinsel istismara uğrar. Bu farklılık, ceza hukukundaki ayrımı ve yaptırımları doğrudan etkiler.

TCK m. 80 Kapsamında İnsan Ticareti Suçunun Unsurları

Fail

Herkes bu suçun faili olabilir. Ancak eylemin örgütlü biçimde veya kamu görevlisi eliyle gerçekleştirilmesi cezayı artırır. Bu durumlar, suçun nitelikli hali sayılır ve daha ağır yaptırımlar öngörülür.

Mağdur

Mağdurun yaşı ve rızası, suçun oluşumunda etkili değildir. Özellikle çocuklar söz konusu olduğunda, rıza kesinlikle dikkate alınmaz. Hukuk düzeni, çocukların her hâlükârda korunmasını esas alır.

Hareket

Fiilin gerçekleşmesi için mağdurun bir yerden başka bir yere nakledilmesi, temin edilmesi, barındırılması ya da bu eylemlere aracılık edilmesi yeterlidir. Sömürü amacının bulunması, suçu tamamlar. Eylemin sürekliliği, cezanın ağırlığında belirleyici olabilir.

İnsan Ticareti Suçunun Nitelikli Halleri ve Cezai Sonuçlar

TCK m. 80 kapsamında bu suç için temel ceza sekiz yıldan az olamaz. Ayrıca on bin güne kadar adli para cezası da verilebilir. Nitelikli hallere yer verilmesi hâlinde, ceza artırılır. Örneğin;

  • Mağdurun çocuk olması,
  • Suçun birden fazla kişi tarafından işlenmesi,
  • Resmi görev nedeniyle suçun gerçekleştirilmesi,
  • Suçun örgüt faaliyeti çerçevesinde işlenmesi

gibi durumlarda mahkeme, cezanın üst sınırına yakın bir oran belirleyebilir.

Yargıtay Kararlarında İnsan Ticareti Suçunun Değerlendirilmesi

  • Yarg. 18. CD, 2021/456 E., 2022/873 K.: Küçük yaştaki mağdurun fuhuşa zorlandığı olayda rıza değerlendirilmemiştir.
  • Yarg. 5. CD, 2020/3119 E., 2021/1427 K.: Şehirler arası gezdirilerek mağdurun çalıştırılması suçun unsurlarını oluşturmuştur.
  • Yarg. 18. CD, 2019/1502 E., 2020/2345 K.: Çocuklara dilencilik yaptıran fail, insan ticareti suçu kapsamında cezalandırılmıştır.

Bu örnekler, Yargıtay’ın insan ticareti suçu değerlendirmesinde mağdurun korunmasını esas aldığını göstermektedir. Mahkemeler, delil değerlendirmesini somut olayın koşullarına göre yapmaktadır.

İnsan Ticareti Suçunda Ceza Avukatlarına Öneriler

1. Mağdur Rızasına İlişkin Savunmalar

Mağdurun rızasının nasıl elde edildiği titizlikle incelenmelidir. Zor durumda olan bireyin gösterdiği irade, hukuken geçerli olmayabilir. Avukat, bu iradenin özgürce oluşmadığını somut delillerle ortaya koymalıdır.

2. Uluslararası Belgelerden Yararlanma

İnsan ticareti suçu aynı zamanda uluslararası nitelik taşır. Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve Birleşmiş Milletler Palermo Protokolü gibi belgeler, Türk hukukunda doğrudan uygulanabilir kaynaklardır. Avukat, savunmalarında bu sözleşmelere yer vermelidir.

3. Delil Zincirinin Güçlendirilmesi

Tanık beyanları, mağdur ifadeleri, teknik takip sonuçları ve dijital kayıtlar titizlikle değerlendirilmelidir. Özellikle mağdurun yaşadığı travma, tıbbi raporlarla desteklenmelidir. Bu süreçte adli tıp raporlarının önemi büyüktür.

İnsan Ticareti Suçu Hakkında Sık Sorulan Sorular

İnsan ticareti suçunda uzlaştırma mümkün müdür?

Hayır, bu suç uzlaştırma kapsamı dışındadır. Suçun ağırlığı ve mağdurun korunma ihtiyacı nedeniyle uzlaşma yolu kapalıdır.

Çocuğun rızası geçerli olur mu?

Kesinlikle hayır. Mağdur çocuksa, rızası hiçbir şekilde geçerli kabul edilmez. Hukuk, çocuğu her durumda korunması gereken birey sayar.

Mağdurun ülkesine gönderilmesi yasal mıdır?

Hayır. Mağdurun geri gönderilmesi, iltica hakkını ve insan haklarını ihlal edebilir. Bu konuda Anayasa ve uluslararası belgeler yol göstericidir.

TCK m. 80 Çerçevesinde Değerlendirme

İnsan ticareti suçu, hem bireysel hem de toplumsal düzeyde ağır sonuçlar doğurur. Bu nedenle avukatların olayın özünü doğru anlaması, mağdurun yaşadığı travmaları dikkate alması ve etkili bir savunma yürütmesi gerekir. Yargılama sürecinde hem ceza hukuku normları hem de insan hakları perspektifi bir arada değerlendirilmelidir.

Sonuç olarak, insan ticaretiyle mücadele, yalnızca ceza yaptırımıyla sınırlı kalmamalıdır. Aynı zamanda mağdurun rehabilitasyonu, yeniden topluma kazandırılması ve önleyici politikaların geliştirilmesi gibi sosyal yönleri de göz önünde bulundurulmalıdır.

ETİKETLER: ,
Ziyaretçi Yorumları

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

Bir Yorum Yazın

Bilgi almak için bizi arayabilirsiniz.
Whatsapp
Safsöz Hukuk Bürosu
Safsöz Hukuk Bürosu
Merhaba!
Size nasıl yardımcı olabiliriz?
1