
Bilişim sistemlerinin gelişmesiyle birlikte kişisel verilerin güvenliği, hukuki açıdan büyük önem kazandı. TCK 136 kapsamında tanımlanan Hukuka Aykırı Olarak Verilerin Ele Geçirilmesi Suçu, özel hayatın gizliliğini korumayı hedefler. Bu düzenleme, bireylerin kişisel verilerini izinsiz kullanıma karşı güvence altına alır. Özellikle dijital ortamlarda yaşanan ihlaller karşısında yasa koyucu caydırıcı yaptırımlar getirmiştir. Bu yazımızda, suçun kapsamını, unsurlarını, cezasını ve Yargıtay kararlarını ayrıntılı olarak açıklıyoruz.
Suçun Kapsamı ve Tanımı
Kişisel veriler, bireyin kimliğini doğrudan ya da dolaylı biçimde ortaya koyan bilgileri kapsar. Örneğin isim, soyisim, adres, telefon numarası, sağlık verileri ve IP bilgileri bu kapsama girer. Veri sahibi açıkça onay vermedikçe, bu bilgileri kullanmak suç oluşturur. Kanun koyucu bu tür eylemleri bilişim suçları çatısı altında değerlendirir. Ayrıca verilerin ticari kazanç için kullanılması ya da kamuya açıklanması, suçun sınırlarını daha da genişletir.
Suçun Unsurları Nelerdir?
- Fail: Genellikle gerçek kişiler bu suçu işler. Tüzel kişiler doğrudan fail olamaz. Ancak onlar hakkında güvenlik tedbirleri uygulanabilir.
- Mağdur: Kişisel verileri izinsiz kullanılan herkes mağdur sayılır. Mağdurlar yasal başvurularla haklarını arayabilir.
- Maddi unsur: Kişisel verileri hukuka aykırı şekilde elde eden, ifşa eden ya da üçüncü şahıslara aktaran kişi suç işlemiş olur.
- Manevi unsur: Fail, bilinçli şekilde ve kastla hareket etmelidir. Kasıt, suçun manevi yönünü belirler.
TCK 136 Uyarınca Uygulanan Cezalar
Fiil | Ceza |
---|---|
Kişisel verilerin hukuka aykırı şekilde temin edilmesi, ifşa edilmesi ya da paylaşılması | 2 yıldan 4 yıla kadar hapis |
Fiilin kamu görevlisi tarafından görevi sırasında işlenmesi | Ceza yarı oranında artırılır |
Fiilin tüzel kişi yararına işlenmesi | Tüzel kişilere güvenlik tedbirleri uygulanır |
Yargıtay Kararları ile Örnekler
- Yargıtay 12. Ceza Dairesi, 2017/4232 E.: Banka çalışanı, müşteri bilgilerini üçüncü kişilere aktardı. Mahkeme, kastın bulunduğuna kanaat getirerek cezalandırmaya karar verdi.
- Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2019/4107 E.: Hastane personeli, hasta verilerini sosyal medyada paylaştı. Sağlık verilerinin niteliği dikkate alınarak cezada artırım yapıldı.
- Yargıtay 4. Ceza Dairesi, 2021/1379 E.: Sosyal medyada izinsiz yayımlanan kişisel bilgiler nedeniyle sanık mahkûm edildi.
- Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2016/63 K.: Veriler ticari amaç olmadan paylaşıldı. Mahkeme, yine de suçu sabit gördü.
- Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 2022/2486 E.: Eski çalışan, şirket verilerini rakip firmaya iletti. Bu durum suç teşkil etti.
- Yargıtay 6. Ceza Dairesi, 2023/1122 E.: Okul yöneticisi, öğrenci verilerini dış kuruma verdiği için mahkeme tarafından cezalandırıldı.
Uygulamadaki Sorunlar ve Çözüm Önerileri
Mahkemeler, verilerin suç teşkil edip etmediğini somut olay bazında değerlendirir. Özellikle verinin elde ediliş biçimi ve kullanım amacı kararın yönünü belirler. Rıza olmadan yapılan her işlem, ciddi sonuçlar doğurabilir. Bu bağlamda hukuki süreç, dikkatle yürütülmelidir.
Yargılamada sunulan delillerin usule uygunluğu büyük önem taşır. IP kayıtları, e-postalar ve dijital belgeler delil olarak kabul edilir. Ancak bu veriler usule aykırı toplanmışsa sanığın lehine değerlendirme yapılabilir. Bu nedenle savunma sürecinde delil kaynaklarına özenle yaklaşmak gerekir.
Kişisel Verileri Koruma Kurumu, vatandaşlara rehberlik eder. Kurum kararları, mahkemeler için yol gösterici olabilir. Bu nedenle ilgili kararlar yakından izlenmelidir.

Hukuka Aykırı Olarak Verilerin Ele Geçirilmesi Suçu ve Cezası
Ceza Avukatı Desteği ve Stratejik Savunma
TCK 136 kapsamındaki suçlamalarda uzman ceza avukatlarının desteği hayati öneme sahiptir. İzmir Ceza Avukatı gibi uzmanlar, dosyayı detaylı şekilde inceleyerek etkili savunma stratejileri geliştirir. Bu sayede yargılama süreci lehine şekillenebilir.
Verinin türü, elde ediliş biçimi ve failin kastı detaylı biçimde analiz edilmelidir. Bu analiz, beraat kararı ya da cezada indirimle sonuçlanabilir. Dolayısıyla uzman desteği almak, sanığın haklarını koruma açısından gereklidir.
Hukuka Aykırı Olarak Verilerin Ele Geçirilmesi Suçu, dijital çağın risklerine karşı bireyleri koruyan bir kalkan işlevi görür. Vatandaşların bu konuda bilinçli davranması ve gerektiğinde uzman desteğine başvurması gerekir. Yargıtay kararları, uygulama açısından yol gösterici niteliktedir. Hukukçular ise bu dinamik süreci dikkatle takip etmelidir.