Boşanma Davasında Tedbir Nafakası

Boşanma Davasında tedbir nafakası özelliği itibariyle oldukça fazla merak edilen bir hukuki mesele olarak karşımıza çıkar. Öncelikle tedbir nafakasına dair hukuki mevzuatımız içinde yer alan düzenlemelere baktığımızda, Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 169, 196 ve 197 maddelerinde yapılan düzenlemelerle karşılaşırız.

TMK 169. maddede boşanma davası açılması durumundaki tedbir nafakasına, TMK 196. maddesinde açılmış herhangi bir boşanma davası bulunmaksızın birlikte yaşama sürerken tedbir nafakası istemine, TMK 197. maddesinde ise ayrı yaşama hallerindeki tedbir nafakalarına dair düzenlemeler yer alır.

Res’en (Kendiliğinden) Alınacak Tedbir

İnceleme konumuzu oluşturan boşanma davasında tedbir nafakası TMK 169. madde kapsamında değerlendirilir. Bu madde düzenlemesi uyarınca boşanma ya da ayrılık davası açıldığında, mahkeme hâkimi eşlerin barınma ve geçimine, çocukların korunma ve bakımına dair tedbirleri res’en yani talep olup olmadığına bakmaksızın kendiliğinden alır. Bu kapsamda hakim;

  • Boşanma davası sürerken eşlerin bakımı ve barınması
  • Çocukların bakımı ve barınması,
  • Çocukların kimin ya da hangi eşin yanında kalacağı,
  • Eşlerden birinin, diğer eşin ve çocukların geçimine dair parasal katkısının belirlenmesi

Konularında geçici tedbirleri almakla yükümlüdür. Boşanma davası açıldığında eşler ayrı yaşama hakkı kazansa da diğer eşin ve müşterek çocukların bakım yükümlülüğü devam eder.

Bu Nafakayı Kim İsteyebilir?

Tedbir nafakası istemeye boşanma davasında bulunan taraflarından biri yani diğer bir değişle eşlerden her biri yetkilidir. Tedbir nafakası isteminde kadın veya erkek olunması önem arz etmez, Yoksulluğa düşme ihtimali bulunan eş bu nafakayı kendi yararına ya da geçici olarak çocukların bakımını üstlenen eş çocuklar yararına talep edebilir. Ayrıca tedbir nafakası isteme yönünden davacı veya davalı olunması da önemsizdir. Davacı ya da davalı olan eş koşulları varsa bu nafakayı isteyebilir.

Çocuklara Yönelik Tedbir Nafakası

Çocuklar yönünden tedbir nafakasında, ortak çocukların fiilen yanında yaşadığı veya mahkeme tarafından boşanma esnasında tedbiren velayet verilen eşin istem hakkı bulunur. Yani çocuklar yanında olan eş diğerinden çocuklar için kullanılmak üzere parasal yardım içeren tedbir nafakasını isteyebilir. Ancak bu konuda herhangi bir talep olmasa dahi mahkeme hakimi bu durumu res’en gözeterek tedbir nafakasına hükmedebilir.

Gelir Düzeylerinin Aynı Olması

Ekonomik açıdan aynı ya da birbirine yakın düzeyde geliri bulunan eşler yönünden, birbirlerine tedbir nafakası ödeme zorunluluğu bulunmaz. Ancak unutulmamalıdır ki bu durum yalnızca eşlerin birbirlerine yönelik tedbir nafakası konusunda geçerlidir, müşterek çocuklar yönünden ödenecek tedbir nafakasını etkilemez, çocuklar yanında olmayan eş diğerine çocuklar yönünden tedbir nafakası verir.

Nafaka Miktarı Nasıl Belirlenir?

Tedbir nafakası belirlenirken hâkim, nafaka ödemekle yükümlü olan eşin ekonomik imkânlarına, gelir düzeyine ve mali durumuna bakar. Gerekirse bu konuda araştırma da yaparak ödenecek nafaka miktarını belirler.

Tedbir Nafakasının Ortadan Kalkma Halleri

Tedbir nafakası niteliği itibari ile geçici niteliğe sahiptir. Boşanma davasının açılmasından itibaren başlar ve verilen hükmün kesinleşmesine dek devam eder. Hükmün kesinleşmesi ile geçici nitelikte olan tedbir nafakası ödeme yükümlülüğü sona erer. Ancak bu durum dışında da tedbir nafakasının sona erme halleri vardır. Bunlar ise;

  • Tedbir nafakası şahsa sıkı sıkıya bağlı haklar içinde bulunduğundan eş için ödenen nafaka, eşlerden birinin ölümü ile kendiliğinden sona erer.
  • Tedbir nafakasını kendi adına alan eş, bir başkası ile düzenli olarak yaşamaya başlar ve bu durumda tespit edilirse, mahkeme tedbir nafakasını kaldırır.
  • Boşanma davası veya tedbir nafakasından feragat edilmesi durumlarında da nafaka yükümlülüğü son bulur.

Bu hallerin varlığı da geçici niteliğe sahip tedbir nafakasının son bulma halleri arasında sayılabilecek diğer hususlar olarak ön plana çıkar.