İlamsız icra takibi (7 örnek)

Hukuki tanımı her ne kadar “genel haciz yolu” olsa da uygulamada vatandaşlar tarafından ilamsız icra takibi, avukatlar ve icra takipçileri tarafındansa 7 örnek takip olarak adlandırılan bu icra takibi türü, İcra Müdürlüklerini en sık meşgul eden alacak tahsil yöntemlerinin başında gelmektedir. Zira diğer takip türlerinden farklı olarak genel haciz yoluyla ilamsız takipte; takibe dayanak belge koyma zorunluluğu bulunmamaktadır.

Daha açık bir anlatımla, ilamsız icra takibi başlatmak için ne kesinleşmiş bir mahkeme kararına ne de bir kambiyo senedine dayanmak zorunda değilsiniz. Yani böylelikle bir cari hesap alacağından tutun da, ödenmeyen faturaya dayanarak hatta hiçbir yazılı belge olmadan dahi yetkili İcra Müdürlüğüne sunulacak bir takip talebi ile icra takibi başlatmak mümkün.

Peki icra takibi başlatınca ne olacak? Direkt tahsilat yapılacak mı? Cevap elbetteki hayır. Süreci tüm aşamalarıyla aktarmaya çalışalım.

1- İcra takibi başlatma

Yukarıda da değinildiği üzere alacaklı ya da vekili İcra Müdürlüğüne sunduğu icra takibi talebiyle takibi başlatır. Kanuna göre takip talebini alan İcra Müdürlüğü, takibe uygun şekilde bir 7 örnek ödeme emri hazırlayarak borçluya / borçlulara tebliğ eder.

Önemli dip not: Kanun her ne kadar ödeme emrinin İcra Müdürlüklerince hazırlanmasını ve tebliğini öngörse de, birkaç pilot adliye dışında hemen her yerde ödeme emri de bizzat alacaklı vekili tarafından hazırlanır ve İcra Müdürü belgeye sadece imza atar. İmza ve mühür işleminin ardından ödeme emrinin borçlu ya da borçlulara tebliğ görevi yine alacaklı yana bırakılır. Bu konu avukatlar tarafından çok iyi bilinse de, asaleten icra takibi başlatmak istediğinizde takip talebinize rağmen ödeme emrinin kendiliğinden tebliğ edilmediğini fark ettiğinizde şaşırmayın.

2- İcra takibinin kesinleşmesi

İcra takibinin kesinleşmesi için borçluya ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliği gerekmektedir. Bu tebliğ işlemi için birçok yol ve seçenek mevcuttur. Borçlunun bilinen adresinin tespiti alacaklının görevidir. Bilinen adrese tebligat yapılamaması durumunda ise borçlunun mernis adresinin tespiti ile mernis adresine tebligat gönderilmesi talep edilebilir. Bu konuyu önceki makalemizde işlemiştik, göz atabilirsiniz.

Ödeme emri tebligatının borçluya ulaşmasıyla da borç anında kesinleşmez. Borçlunun tebligattan itibaren 7 gün içerisinde borca itiraz etmemesi gerekmektedir. Bu hususlar ödeme emrinde açık ve net şekilde belirtilir. Borçlu eğer 7 gün içerisinde İcra Müdürlüğüne yazılı dilekçe vermek suretiyle borca itirazını bildirirse takip durur, bildirmezse takip kesinleşir.

3- İcra takibinde borca itiraz

Borçlu 7 gün içerisinde borca itiraz edebilir. İtiraz süresi içerisinde yapılmışsa icra takibi durur. Bu aşamada alacaklı ya da vekili (Bu vekil İzmir Avukat da olabilir başka bir yerin avukatı da) 1 yıl içerisinde görevli mahkemede itirazın iptali davası açma hakkına sahiptir. İtirazın iptali davasında borcun esasına girilir ve yargılama neticesinde davanın kabulüne karar verilirse, itirazla duran takip kesinleşir ve kaldığı yerden devam eder. Dava açılmazsa ya da açılsa dahi reddedilirse, açılan icra takibi 1 yılın sonunda kendiliğinden düşer.

4- Borçlunun mallarını haczetme

Yukarıda anlatılanlar ışığında icra takibi kesinleşir ya da borçlunun itiraz etmesi durumunda itirazın iptali davası neticesinde itiraz bertaraf edilirse takip kesinleşir. Buna rağmen borçlu borcunu ödemezse, borçlunun mal varlığına haciz koyma aşamasına geçilir. İcra Müdürlüğüne sunulacak haciz talebi neticesinde borçlunun sicil kaydı olan (ev, araba, arsa vb.) taşınır ve taşınmaz malları tespit edilir ve bu mallara haciz konulur. Bununla birlikte borçlunun menkul mallarına da (ev eşyaları, iş yerindeki mallar vb.) haciz işlemi uygulanabilir. Borçlunun banka hesaplarında bulunan paralara haciz koymak da mümkündür. Burada İcra Müdürlüğünce re’sen hiçbir işlem uygulanmaz, neye ne zaman haciz konulacağı tamamen alacaklının ve vekilinin inisiyatifindedir. Genel ilke olarak; alacaklı talep eder, İcra Müdürlüğü yerine getirir.

5- Borçlunun mallarının satılması

Borçlunun mallarına haciz konulması artık o malların alacaklıya geçtiği anlamına gelmemektedir. Taşınmaz hacizleri Tapu Müdürlüklerine bildirilir. Araçlar da aynı şekilde İcra Müdürlüklerince UYAP üzerinden şerh konularak haczedilir. Diğer taşınır mallar ise haczedildikten sonra yediemin sıfatıyla borçluya ya da Adalet Bakanlığınca ruhsat verilmiş yedieminlere bırakılabilir. Bu mallar üzerindeki haciz satış istenmediği sürece taşınırlar için 6 ay, taşınmazlar için 1 yıl boyunca devam eder. Alacaklı ya da vekili malların satışını isterse, mesela dosyanın İzmir’de olduğunu varsayalım, İzmir İcra Müdürlüğünce satış prosedürü uygulanır ve borçlunun malları açık artırma suretiyle satılır. Elde edilen miktar icra dosyasına girer ve alacaklı yana ödenir. Satış oldukça fazla usul işlemi gerektiren, zahmetli ve maliyetli bir uygulamadır. Burada her ne kadar özet geçsek de, bazen hacizli bir malın satışı aylar hatta yıllar sürebilmektedir. Konuyu bir başka makalemizde daha ayrıntılı ele alacağız.

6- Borcun tahsilatı

Satış, tahsil ya da haricen tahsil yollarından herhangi biriyle dosya borcu ödendiği takdirde borçlunun malları üzerindeki hacizler kalkar ve dosyanın kapanmasına karar verilir. Bu noktada en çok yanılgı, kısmi tahsilatlarda hacizlerin kalkabileceği düşüncesidir. TÜM BORÇ MİKTARI ÖDENMEDEN VE İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE TAHSİL HARCI ÖDENMEDEN HACİZLER KALKMAZ. Yani kısmi ödemeler neticesinde borçluya ait hiçbir haciz (haciz süreleri geçmedikçe) alacaklının talebiyle dahi kaldırılamaz. Dolayısıyla bu gerçeği dikkate alarak anlaşmalarınızı ve protokollerinizi düzenlemenizde yarar var.

7- Borçlunun üzerine kayıtlı mal varlığının olmaması

Borçlu borcunu icra takibine rağmen ödeyemeyebilir ya da üzerine kayıtlı haczedilecek bir mal varlığı olmayabilir. Böyle bir durumda ne avukatın ne de icra müdürlüğünün yapabileceği hiçbir şey yoktur. Özellikle İzmir ve çevresinde bu durumda olan çok sayıda müflis kişi ya da şirket mevcuttur. Bu noktada icra avukatı için yapılabilecek tek şey icra dosyasını açık tutmak ve belirli aralıklarla sorgu yapmak suretiyle borçlunun üzerine kayıtlı mal varlığı ortaya çıktığında haciz işlemlerini gerçekleştirmektir.

8- İcra takibi neticesinde alacak tahsili ile ilgili genel bilgiler

Genel haciz yoluyla yani ilamsız takip neticesinde alacağın tahsiline ilişkin aşamaları özetle anlatmaya çalıştık. Dikkatinizi çekmesini istediğimiz anlatılanların özetin de özeti olduğu. Yani her bir işlem için uygulamada çok sayıda usul işlemi söz konusu. Her biri bir başka makalenin konusu dahi olabilecek türden işlemler. Bu konulara vakıf olmadan avukatlara verilen icra işleri çoğu zaman beklentileri karşılamadığından mağduriyetlere yol açmaktadır. Özellikle ilimiz İzmir‘de bizler bu durumla çok karşılaşmaktayız. Alacağa ilişkin evrakların avukata teslimi ile tahsilatın anında ya da kısa zamanda gerçekleşeceğini düşünmek büyük yanılgıdır. Bu noktada avukat sadece işlemin tarafıdır, mafya gibi hareket edemez. Kanunların izin verdiği ölçütler doğrultusunda hareket kabiliyeti mevcuttur. Dolayısıyla 7 örnek haciz yoluyla alacağın tahsili işlemine girişirken bu gerçeği kabullenmenizi, adımlarınızı ona göre atmanızı öneririz.

Av. Ramazan Sertan Safsöz